26 Mayıs 2009 Salı

Bin Muhteşem Güneş

Çok fazla kendi yorumumu katmak istemiyorum aslında bu kitabı anlatırken. Ama okuduğum her satırda bu ülkede yaşadığıma ve özgür bir kadın olduğuma şükrettiğimi söyleyebilirim. Ve de bir kadının eşiyle -adı üstünde- eşit haklara sahip olmasının ne kadar paha biçilmez olduğunu. Dünyanın birçok ülkesinde hala özgürlükleri, aşkları, çocuklukları,çocukları, geçmişleri için savaş veren binlerce kadın olduğunu çok acımasızca anlatmış bu kitap.



492 sayfalık kitabı bana göre oldukça kısa sürede bitirdiğime göre demek ki sürükleyici olduğunu söylemem hata olmaz. Yazarın daha önceki romanı Uçurtma Avcısı'nı okumadım ama listeme aldım. Afgan yazar ülkesinin yakın geçmişteki profilini 2 kadının hayatlarını anlatırken çok açık gözler önüne seriyor. Küçük yaşta zorla evlendirilen kızlar, çocuğu olmadığı için üzerine kuma getirilen kadınlar, geçmişe gömülen aşklar, iç savaşın acıları.



Meryem gayrimeşru bir ilişkiden dünyaya gelen bir kız. Babası tarafından hep gizli bir köşede hayatından uzak tutulmuş, kendisinden ''harami'' diye utanılmış, babasına aşık ve ona hep hasret yaşamış bir kız. Annesinin ölümüyle babasının eşleri tarafından kendisinden büyük bir adamla evlendirilir. Çocuğu olmadığı, defalarca düşük yaptığı için kocası tarafından sürekli aşağılanır ve dışlanır.



Leyla abilerini, annesi ve babasını savaşta kaybeden kimsesiz kalan bir küçük kız. Patlamada yaralanan Leyla'ya Meryem sahip çıkar ve onu iyileştirir. Meryem'in eşi Raşit tarafından onunla evlenmesi için oyuna getirilir. Hayatta kimsesi kalmamış Leyla ile Meryem böylece kuma olurlar. Raşit'in dayanılmaz davranışları ve hakaretlerine dayanacak gücü birbirlerine yaslanarak bulurlar ve karşı saflardan çıkıp can dostu olurlar. Hayatta onları çok büyük mucizeler ve acılar beklemektedir.



Benden bu kadar, gerisi için lütfen kitabı edinin. 2 kadının hikayesini ve Afganistan'ın yakın geçmişteki çalkantılarını bir de Khaled Hosseini' den okuyun.

7 yorum:

durutarifler dedi ki...

Halit Hüseyin'in her iki kitabını da okudum ama bu kitabı kadınları anlattığı için mi ne çok çok daha güzel buldum.

VE inşallahhh Türkiye bu hale gelmez.

aslı'nın mutfağı dedi ki...

Yasemin'cim ben de şu anda okuyorum kitabı, henüz bitirmedim.. O yüzden yazını sonuna kadar okumamaya karar verdim, heyecanı kaçmasın :)Uçurtma Avcısı'nın filmini izledim, unutulmazdı..

pelince dedi ki...

Yasemin çok etkileyici bir hikayeymiş.Ben uzun zamandır hiç kitap okumadım.
Tavsiye için teşekkürler..

Unknown dedi ki...

NE ZAMANDIR BLOGU TAKİP EDEMİYORDUM ŞİMDİ BAKTIM BİRAZ ÇOK GEÇMİŞ OLSUN GEÇ OLDU BİRAZ AMA..KİTAP ÖNERİNİ DİKKATE ALICAĞIM...

Stil Direktoru dedi ki...

Ben 3 ay önce bayılarak okudum canım :) Güzel seçim!

Kitap Vakti dedi ki...

Bu kitabi okumana sevindim, Ucurtma Avcisi'da en bu kitap kadar guzel. Ama bu kitap bambaska birsey... Simdi arayi hic sogutmadan bu kitabin uzerine "PERSEPOLIS" filmini izle :) Yani aslinda her kadinin izlemesi gerekir, ki hayattaki yerini iyi secsin ve savunsun... Opuyorum seni arkadasim, yemek zevkimiz gibi kitap zevkimiz de uyusuyor :)

Bengü dedi ki...

Merhaba Yasemin, kitabı bu yaz bir çırpıda okudum. Ondan önde de "uçurtma avcısı"nı okumuştum. Çok şükür ki Türkiye'de yaşıyoruz. Biz kadınların memleketimizin o hale gelmemesi için yapacağı çoooook şey var. Sevgiler.